İNTES düzenlediği “Milletlerarası Tahkim” konulu 49. Çözüm Arama Konferansı 17 Mayıs 2016 Salı günü Abbassadore Hotel’de yapıldı.
Toplantının oturum başkanı Avukat, İnşaat Mühendisi Ali Rıza Yücel tarafından yönetildi. Konferansın oturum konuşmacıları İstanbul Tahkim Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ziya AKINCI, Dayınlarlı Hukuk Bürosu Av. Prof. Dr. Kemal DAYINLARLI, Ankara Üniversitesi
Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Korkut Özkorkut, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuray Ekşi, Yargıtay 15. Hukuk Daire Üyesi Recep Yalçın oldu
Toplantının açılış konuşmasını yapan İNTES Genel Sekreteri H. Necati Ersoy, dünyada sınırların kalktığını, dünyanın her ülkesiyle ticaret yapıldığını ve ticari hayatta çok uluslu ilişkilerin ön plana çıktığını söyledi.
Ticarette kazanmanın esas olduğunu, ancak uyuşmazlıkların da bulunduğunu belirten Ersoy şöyle konuştu:
“Önemli olan uyuşmazlıkların çözülmesidir. Bu çözümlerin de hızlı olması gerekir. Tahkim alternatif bir uyuşmazlık çözüm yoludur. Tahkimin daha yaygın şekilde uygulanması önemlidir. Tahkimde taraflar uygulanacak hukuku kendileri belirleyebilirler. Bilhassa inşaat sektörü açısından son derece önemli ve gereklidir. Sektörümüz bir Dünya markasıdır.107 ülkede inşa ediyoruz. Malumunuz zor coğrafyalarda çalışıyoruz. Orta Doğu, Kuzey Afrika, Sahra Altı Afrika, Türk-i Cumhuriyetler klasik pazarlarımızdır. Bu işlerin çoğunda yabancı ortaklarla iş birliği yapıyoruz. Ülkelerin hukuku birbirinden farklıdır. Karşılıklı ihtilaflar, bu farklılıklardan kaynaklanmaktadır. Bazen ülke mevzuatında uyumda güçlük yaşıyoruz. Çok Uluslu Ticari İlişkilerde yaşanan uyuşmazlıklar karmaşıktır. O nedenle alternatif yollara ihtiyaç duyulmaktadır. Tahkimde uyuşmazlıklar süratle ve titizlikle ele alınmaktadır. Ticari hayatta hız çok önemlidir. Uygulanacak hukukun belirlenmesi kadar tahkim yerinin belirlenmesi de önemlidir. Örneğin tahkim yerinin Türkiye olması ülkemiz için önemli bir katkıdır.”
Ülkemizde de tahkim konusunda önemli gelişmeler olduğunu, İstanbul Tahkim Merkezi kurulduğunu kaydeden Ersoy, “Türkiye jeopolitik ve stratejik açıdan Dünyanın merkezidir. Ülkemizde ulaşım kanalları gelişmiştir. Türkiye dünyanın ulaştırma üssü konumuna gelmiştir. Şimdi de hukuk alanında da bir üs olmaktadır.” dedi.
İnşaat projelerine hangi hukukun uygulanacağı meselesi önemli bir konu olduğunu, sözleşmelerinin hazırlanmasında yol gösterici kurallara ihtiyaç duyulduğunu belirten Ersoy, FIDIC Kurallarının yaygın bir şekilde kullanıldığını, FIDIC Kuralları her türlü sözleşmeye uygulanma özelliğine sahip bulunduğunu söyledi.
Daha sonra oturum başkanlığını Av. Ali Rıza Yücel’in yaptığı konferansa geçildi.
Ülkemizde iç tahkim 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda, milletlerarası tahkim ise 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nda düzenlendiğini aktaran Yücel Tahkimin taraflar arasında doğmuş veya ileride doğacak olan belli hukuki uyuşmazlıkların devlet mahkemeleri dışında taraflarca seçilen ve adına “Hakem” denilen tarafsız kişiler eliyle nihai olarak karara bağlanmasının ifadesi olduğunu söyledi.
Önemli olan tahkimden beklenen sonucun alınmış olması olduğunu söyleyen Yücel, “Yani hakemlerin verdikleri kararların tanınması ve tenfizi mümkün olmalıdır. Aksi halde taraflara büyük maliyetlere neden olan bu kararın icra kabiliyeti yoksa, alınan karar bir hatıra karar olmanın ötesinde bir anlam taşımayacaktır” dedi.
Yücel , ülkemizde tahkim geçmişi oldukça eski olmasına rağmen, millî ve milletlerarası tahkimimiz ne yazık ki gelişmediğini belirterek “son yıllarda yapılan yasal düzenlemelerin umut verici olmakla birlikte, bu düzenlemelerin gereği yeterince pratiğe yansımamıştır. Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, İsviçre, Fransa gibi ülkeleri bir kenara bırakacak olsak dahi, Çin, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Sırbistan, Hırvatistan, Kore, Mısır, Dubai, Singapur, Malta gibi ülkelerin uluslararası tahkim merkezleri uluslararası saygınlığa kavuşmuşken Türkiye bu konuda çok geç kalmıştır. O nedenle, İstanbul Tahkim Merkezinin kurulmuş olması ülkemiz için büyük bir kazanç olacaktır” dedi.
İstanbul Tahkim Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı, İstanbul Tahkim Merkezi uyuşmazlıkların çözümünde rol oynayacağını söyleyerek O sebeple taahhüt sektöründe faaliyette olan firmaların, meslektaşların İstanbul Tahkim Merkezi hakkında bilgi sahibi olmasının her açıdan çok önemli olduğunu vurguladı. Akıncı “İstanbul Tahkim Merkezi gerçekten özellikle taahhüt sektöründe iş dünyasına çok önemli fırsatlar sunuyor” dedi.
Merkezin uyuşmazlıkların çözümünde rol oynayacağını söyledi. Merkezin, bölgenin uluslararası çözüm merkezlerinden biri olmaya aday olduğunu, bu konuda Dubai ve Riyad’ın rakip konumunda bulunduğunu kaydeden Akıncı, “Ancak her ikisi de Türkiye ile yarışamazlar” diyerek iddialı olduklarını vurguladı. İstanbul Tahkim Merkezi’nin uyuşmazlıkların çözümünde hızlı yargılama, uzmanlaşmış yargılama ve ucuz yargılama yaptığını belirten Akıncı, mahkeme harçlarına göre merkeze ödenen miktarın büyük davalarda on kat düşük olduğunu söyledi. Hızlı yargılamanın ayrıntılarına değinen Akıncı, “Seri tahkimde 3 ay içinde karar veriliyor. Zaman çizelgesi ile her aşaması öngörülebilen yargılama yapılıyor. Temyize gitmeden kararın derhal icrası mümkün oluyor.” dedi. Akıncı İstanbul Tahkim Merkezi’nde milletlerarası tahkim divanı bulunduğunu da kaydetti.
Konferansın ikinci konuşmacısı Prof. Dr. Kemal Dayınlarlı, milletlerarası tahkime gidilebilmesi için doğrudan yatırımlarla ilgili bir konu olmasının şart olduğunu söyledi. Dayınlarlı, başvuruyu her iki tarafın da yazılı olarak yapması gerektiğini kaydetti. 2006 yılından sonra olayların uzlaşmayla giderilebileceği, devletlerden biri üye değilse onlar için de geçerli olabileceği gibi ek kurallar geldiğini belirten Dayınlarlı, davanın talep edildiği tarihin davanın başladığı tarih olarak kabul edildiğini de söyledi.
Tahkim 81 ilde de olmalı
Verilen aranın ardından geçilen ikinci oturumda önce Prof. Dr. Nuray Ekşi konuştu. Prof. Ekşi, yabancı hakem kararları hakkında temyiz davası açılabileceğini söyledi. Ekşi, Yargıtay’a intikal etmiş uluslar arası boyut taşıyan anlaşmazlıklarla ilgili farklı örnekler sundu. Türkiye’nin her yerine tahkimin yayılması gerektiğini belirten Ekşi, “81 ilde kurulmalı. Ticaret mahkemelerinde açılmalı. Tahkim konusuna deniz ticaret, sanayi ve ticaret odaları da dahil edilmeli. Adil ve tarafsız yargılamanın alt yapısı oluşturulmalı.” dedi.
Daha sonra söz alan Prof. Dr. Korkut Özkorkut FIDIC’te uyuşmazlık kurulu ve tahkim ilişkisi hakkında değerlendirmelerde bulundu. FIDIC tip sözleşmesi hakkında bilgi veren Prof. Özkorkut, inşaat işleri idari şartnamesi sözleşme şartları hakkında bilgiler aktardı. Taraflar arasında uyuşmazlığın mühendise başvurularak giderilmesi, uyuşmazlık çözüm kuruluna gidilmesi ve son aşamada da tahkime gidilmesi aşamaları hakkında bilgiler veren Prof. Özkorkut, uyuşmazlık çözüm kurulunun uyuşmazlık inceleme kurulu, FIDIC ve DAB uyuşmazlık çözüm kurulu ve birleşik uyuşmazlık kurulu olmak üzere üç tip olduğunu açıkladı.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi üyesi Recep Yalçın tahkim anlaşmasında taraflardan birinin ehliyetsiz olması, hakim ya da hakimler kurulunun seçiminde usulüne uygun davranılmaması, tahkimin süresi için verilmemesi gibi durumlarda hakem kararının mahkemece iptal edilebileceğini söyledi. İptal davasının 30 gün içinde açılabileceğini, bunun kendiliğinden hakem kararının icrasını durduracağını kaydeden Yalçın, asliye hukuk mahkemesinin karardan sonra isteyen tarafa belgeyi verebileceğini söyledi..